İZMİR (İGFA) – Kutlama programı doğrultusunda, Uzman Diyetisyen Özdegül Baştürk ile Celal Bayar Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Antrenörlük Eğitim Kısmı Öğretim Vazifelisi Doç. Dr. Sinan Seyhan’ın konuşmacı olarak katıldığı “Sporcu Beslenmesi, Spor Yaralanmaları ve Tekrar İdmana Dönüş” bahisli seminer, Çiğli Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleşti. Aktifliğe birçok antrenör ve sportmen katıldı.
ÖZDEGÜL BAŞTÜRK: “DENGELİ BESLENME ÖNEMLİ”
Sporcu beslenmesi konusunda konuşma yapan Uzman Diyetisyen Özdegül Baştürk, atletlerin beslenme konusunda bazen yanılgıya düşebildiğini ve bu nedenle de dikkatli olmaları gerektiğini kaydetti. Baştürk, “Öncelikle bizleri 19 Mayıs üzere bedelli bir aktifliğin çatısı altında buluşturan Çiğli Belediye Lideri Sayın Onur Emrah Yıldız’a teşekkür ediyorum. Atletler performanslarını artırmak ve yaralanmalarda süratli güzelleşmeyi sağlayacak halde beslenmelidir. Olağan bir beslenme tertibinde protein, karbonhidrat ve yağlar bir ortada olmalıdır. Bunun yanında antrenman sırasında güç harcanması nedeniyle de enerjiyi geri alacak besinlerin tüketilmesine dikkat edilmelidir. Sportmenler güçlerinin yüzde 50 ile 65’ini karbonhidratlardan yüzde 20 ile 30’unu yağdan, yüzde 10 ile 15’ini de proteinlerden almalılar. Sportmenler vakit zaman tüm enerjiyi karbonhidrattan alma üzere bir kusura düşebiliyor lakin protein ihtiyacı de katiyen unutulmamalı. Yüklü olarak patates, mercimek, fasulye ve tam tahıllı ekmek üzere birleşik karbonhidratlar tercih edilmelidir” diye konuştu.
“PROTEİN KAYNAĞIMIZI ÇEŞİTLENDİRMELİYİZ”
Her öğünde protein tüketiminin de gerçek olmadığının altını çizen Uzman Diyetisyen Baştürk, “Her öğünde et üzere bir proteinin tüketilmesi yanlıştır. Bunun yapılması durumunda halk ortasında Gut hastalığı olarak bilinen sıhhat problemine yol açılabilir. Proteinlerin yüzde 50’si hayvansal besinlerden yüzde 50’si ise bitkisel besinlerden alınmalıdır. Çok protein tüketiminde su kaybı ve diğer hastalıklara davet çıkarılabilir. Ayrıyeten karşılaşma öncesinde gaz yapan ve bağırsakta uzun müddet kalan; kızartma, kuru baklagiller, kuru meyveler, acılı, baharatlı yiyecekler ve çiğ sebzeler tercih edilmemelidir. Karşılaşma öncesi son öğün 3-4 saat evvel olmalı ve bu öğünde makarna, pilav üzere birleşik karbonhidrat, et ve sebzeli sandviçler, yoğurt, meyve salatası, sportmen içecekleri, meyve suyu üzere eserler tüketilmeli” sözlerini kullandı.
SİNAN SEYHAN: “ANTRENÖRLER SAKATLANMALARA KARŞI ŞUURLU OLMALI”
Sporcu Sakatlanmaları konusunda konuşmasını gerçekleştiren Celal Bayar Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Antrenörlük Eğitimi Kısmı Öğretim Vazifelisi Doç. Dr. Sinan Seyhan, “Sporcu yaralanmalarında birinci teşhis ve sınıflandırma çok kıymetlidir. Birinci, ikinci ve üçüncü derece yaralanmalar vardır. Üçüncü derecede yaralanmalarda; kas ziyan görmüş ve şiddetli bir ağrı vardır. Bunun tedavisi de ameliyattır. Yumuşak doku yaralanmalarında da üçüncü derece yaralanma gerçekleştiyse, ya bağlar büsbütün kopmuş ya da kopma etabına gelmiştir. Dışarıdaki sıcaklık, soğukluk, basınç ve bağıl nem atletin sakatlanmasında tesirli olabilir. Tüm bu etkenler göz önüne alındığında antrenör ve takımının atlet sakatlanmaları ve birinci yardımı hususlarında bilgi sahibi olmalıdır” dedi.
“TAM OLARAK GÜZELLEŞMEDEN SPORA DÖNMEMELİYİZ”
Sakatlanma sonrasında birçok atletin çabucak idmana dönmek istediğini lakin gereğince güzelleşmemiş bir atletin ileride daha fazla ziyan görebileceğini belirten Doç. Dr. Seyhan, “Antrenörler kadar atletlerin da kendi sıhhatini düşünmesi lazım. Mümkün bir sakatlık sonrasında tüm manasıyla güzelleşmeden tekrar idmanlara başlamak yeni ve öbür sakatlıklara yol açabilir. Fizikî aktivitelere dönüş kademesinde dikkatli olunmalı ve tedavi süreci tamamlanmalıdır. 19 Mayıs vesilesiyle bir ortaya geldiğimiz tüm atletlerin ve antrenörlerin bayramını kutluyor, başarılı ve sağlıklı bir spor ömrü diliyorum” diye konuştu.